1800'lü yıllarda inşa edilen bu camii, dev çınar ağacının gölgesinde huzurlu bir ibadet ortamı sunar. Çınarlı Camii olarak da bilinir. Yanındaki tarihi hamam ise taş yapısı ve sade mimarisiyle çarşı içinde dikkat çeker. Bu bölge, aynı zamanda tarih kokan bir yürüyüş rotasıdır.
1500'lü yıllardan kalma bu külliye; cami, imaret, arasta ve kervansaray gibi yapıları içerir. Avlusundaki yeşillikler, zarif Osmanlı mimarisiyle birleşir. Günümüzde bazı alanları kültür merkezine dönüştürülmüştür.
1936 yılında yapılan bu 7 katlı kule, ilçenin simgelerindendir. Çevresi, sosyal alanlar ve dinlenme noktalarıyla doludur. Özellikle akşam saatlerinde ışıklandırmasıyla görülmeye değerdir.
Osmanlı döneminden kalma türbe, Şemaki Konağı olarak bilinen müze ile aynı bölgede yer alır. Konağın içi geleneksel eşyalarla döşenmiş, dönem yaşamını yansıtır. Bahçesi de huzurlu bir molaya ev sahipliği yapar.
Yenişehir'e 20 km uzaklıktaki bu bölge, doğal şelalesi, kayalık yapısı ve sessiz doğasıyla doğa yürüyüşçüleri için idealdir. Suyun sesiyle birlikte vadide yürüyüş yapmak, ruhu dinlendirir.
Köprühisar ve çevresinde yer alan kalıntılar, Bizans ve Osmanlı dönemlerinden izler taşır. Toprak yığmaları ve taş temeller yürüyüş rotalarına farklı bir tarihi boyut katar.
Hafta sonu kurulan pazarda ev yapımı ürünler, köy peyniri, reçel, biber ve taze sebzeler ziyaretçilerin ilgisini çeker. Yenişehir’in tarımsal zenginliği burada yakından hissedilir.
Çarşıdaki eski taş yapılar arasında yürümek, küçük kafelerde soluklanmak ve yöresel tatlarla tanışmak günün yorgunluğunu alır. Poğaça, simit ve kahve eşliğinde sakin bir mola idealdir.
Yenişehir’den başlayan yürüyüş yolları; orman içi patikalar, tarlalar ve küçük dere geçişleriyle birleşir. Fotoğraf çekmek, kuş gözlemlemek ve temiz hava almak isteyenler için birebirdir.
Yenişehir köftesi ve ünlü biberi, çarşıdaki lokantalarda mutlaka tadılmalı. Manda kaymağı ve reçel çeşitleri de alışveriş için birebirdir. Doğal, katkısız ve taptaze ürünler ziyaretçilere sunulur.
yorum