Söğüt’ün kalbi sayılan bu kutsal mekân, Osmanlı Beyliği’nin kurucusu Ertuğrul Gazi’nin türbesine ev sahipliği yapar. Girişte sizi günümüze kadar canlı tutulmuş geniş külliye alanı karşılar. Kutsal atmosferde dolaşırken tarihî taşlarla çevrili avlu gezilir, mihrap ve kubbe detayları incelenir. Ziyaretçiler dualar okur, türbe kemerleri altında vakit geçirerek tarihte yolculuğa çıkar.
Söğüt merkezinde bulunan Osmanlı dönemi taş ve ahşap yapılı evler, dar patikalarda nostaljik bir atmosfer yaratır. Cumbalı pencereler, ahşap balkonlar ve küçücük avlular, fotoğrafseverler için tarihi bir set oluşturur. Sokak kahvelerindeki sohbetler, lokanta girişlerindeki demir kapılar ve begonvillerle süslü pencereler, buraya gelen herkesi geçmişe götürür.
İlçe içinden süzülerek geçen bu derede doğal yürüyüş yolları, taş köprüler ve serin çay bahçeleri bulunur. Yaz akşamlarında derin serin suları ve çınar gölgeleri altındaki ahşap masalar, aileler ve çiftler için huzurlu bir mola sunar. Fotoğraf tutkunlarına su yansıması ve güneş ışığı altında harika kareler yakalamak için eşsiz bir rota sağlar.
Söğüt’ün merkezine yakın bu parkta atlı geziler yapılır, ata dair endam ve fotoğraf molaları verilir. Park içindeki yeşil alanlarda çocukların keyifli vakit geçirip atları izlemeleri, ailece zaman geçirme kültürünü canlandırır. Bahar mevsiminde atlı kortejler parkta adeta tarihi yeniden yaşatır.
30 kilometrelik kısa bir yürüyüş rotası olan bu hatıra yolu, Kayı Boyu’nun adı verilen işaretleriyle süslenmiştir. Yol boyunca çınar ağaçları, kayanın içindeki taş oturma alanları ve tarihî stop noktaları bulunur. Yürüyüş sırasında özel hatıra noktalarında mola verilir, zeytin ağaçları eşliğinde doğa ile buluşulur.
Her yıl eylül ayında düzenlenen panayır; el sanatları, yöresel yemekler, okçuluk gösterileri, at yarışları ve müzikle dolu dolu bir kültür etkinliğidir. Kıyafetli Kayı Boyu temsili yürüyüşlerle başlayan festival, tarih ve modern eğlenceyi aynı çatı altında birleştirir. Ziyaretçiler sıcaktan seringeçerek panayır alanında gün boyu sosyalleşir.
Söğüt eteklerindeki yayla yolunu takip ederek Bozcaarmut Köyü’ne uzanan rota, fotoğraf, doğa yürüyüşü ve kayın ormanlarıyla iç içedir. Yolda keçiler, koyunlar ve kır kahvesi duraklarıyla köy yaşantısını bedenen hissetmek mümkündür. Sabah sisli saatlerde yürüyüş, uçsuz bucaksız doğaya eşlik eder.
Eski zamanlarda yaşayan yerel evliyaların anısını yaşatan taş mezar ve küçük mescit, manevi bir durak oluşturur. Zamanın durağında dua edilen taşların, mezarların huzurlu atmosferi vardır. Sessizlik içinde dua eden ziyaretçiler derin bir manevi mola alır.
Söğüt’ün merkez çarşısında, doğal köy ekmeği, peynir, bal, tarhana ve semaverde çay satan tezgâhlar bulunur. Köylü kadınların yaptığı el sanatları, örme bez çantalar, ahşap kaşık ve bıçak gibi hediyelikler raflarda yer alır. Çarşı arası yapılan çay molası ve sohbet, köy kültürünü tüm duyularla yaşatır.
Eski kalan birkaç konak, müze ev statüsü ile korunuyor. İçeride döneme ait eşyalar, eski tablo, halı ve ağaç işli kapılar yer alır; ziyaretçiler tur rehberi eşliğinde söğüt kültürünü yaklaşık yüz yıl öncesine kadar izleyebilir. Evin avlusunda semaver yaz ısıtması, odalarda eski sandık kokusu sizi bekler.
yorum