Gölpazarı’nın en etkileyici tarihi yapılarından biri olan Mihalbey Hanı, 1318 yılında inşa edilmiş taş zeminli dikdörtgen planıyla Osmanlı erken dönemi mimarisini yansıtır. Han iki katlı olup dörder hücreli bölmeleri, avlusundaki han odaları ve üst kata çıkan küçük merdivenleriyle büyüleyici bir atmosfer sunar. Göç yollarının kesişme noktası olarak hizmet vermiş bu han, günümüzde sadece dış cephesiyle ziyaretçileri karşılar; fotoğraf kareleri için ideal bir fon oluşturur. Hanın çevresinde sade köy dokusuyla sakin bir gün geçirebilirsiniz.
yüzyıldan itibaren ayakta duran Gazi Mihal Camii, sade taş mimarisi ve küçük taç kapısıyla dikkat çeker. Caminin avlusundaki şadırvanı, yeşilliklerle çevrili avlusu ve pencerelerindeki ahşap süslemeleriyle huzurlu bir ziyaret sunar. Cuma namazı sonrası köy sohbetlerine katılarak köy kültürünü derinlemesine hissedebilirsiniz.
Gölpazarı’nın batısında yer alan Göldağı, temiz hava, kır çiçekleri ve yüksekten bakan çayır görüntüsüyle parkurlu yürüyüşcülere hitap eder. Aynı zamanda yamaç paraşütü meraklıları için uygun bir kalkış alanıdır. Tepede yürüyüş yaptıktan sonra molada kır kahvesinde bir yudum çay içip manzarayı izlemek unutulmazdır.
Gölpazarı, Hitit'ten Pers, Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerine kadar uzanan tarih sürecinde kendine yer bulmuştur. Bölgede bulunan Kasımlar, Kurşunlu gibi köylerde tarihi camiler, taş evler ve mezarlıklar gezilip dolaşılabilir. Meyve bahçeleri arasında yürüyüş yapmak ve yöre halkıyla sohbet ederek geçmişle bağ kurmak mümkündür.
Her eylül ayında kurulan panayır, küçük ama renkli stantları, çocuk oyun alanları, müzikli etkinlikleriyle cazip bir kırsal etkinlik sunar. Köy ürünleri, el yapımı hediyelikler, lezzetli tatlılar ve eğlenceli mekanlarla dolu dolu bir gün yaşatır. Ailecek katılınabilecek canlı bir sosyal deneyim sağlar.
Gölpazarı- Kurşunlu-Kasımlar hattında uzanan patikalar, orman içi yürüyüş, dere kenarı çay molaları ve kuş gözlemi için idealdir. Sürdürülebilir olarak tarıma açık alanlar arasında ormanın kenarındaki patikalar, kaliteli bir doğa molası sunar. Fotoğraf tutkunları için mevsimler değiştikçe ayrı güzellikle takip edilebilecek geniş renk paleti barındırır.
Her hafta kurulan köy pazarlarında ev yapımı reçel, bal, pestil, doğal zeytinyağı ve el örgüsü ürünler bulunur. Pazarda satıcılar özellikle misafirperverdir; taze ikramlar, sohbet eşliğinde alışveriş keyfi ayrıca köy kültürüyle direkt bağ kurmanızı sağlar.
Gölpazarı çevresindeki doğal pınarlar, dere kenarı serinleme noktaları sunar. Yaz aylarında bu alanlar serin su molası, şişelenmiş çay bahçe keyfi için idealdir. Sessiz doğa içinde, taş banklarda oturup kitap okunabilir veya serin suya dizini sokarak anın keyfi çıkarılabilir.
Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi'ne ait meslek yüksekokulu, hem modern kampüs mimarisi hem de köy nüfusuyla entegre bir yaşam alanı sunar. Geçici gezilerde öğrencilerle sohbet edebilir, kampüs bahçesinde kısa bir mola verilebilir.
Kasımlar Köyü’ndeki eski cami, özenli taş işlemeleri ve huzurlu köy meydanıyla etkileyici bir tarihi dokuya sahiptir. Caminin çevresindeki avlu, çınar gölgeleri ve tahta banklar; sabah ezanı sonrası dingin sohbetlere, öğle vakti serin bir dinlenmeye imkan tanır.
yorum